12 Ekim 2017 Perşembe

SIRIKLA ATLAMA

Yardımcı bir araç kullanmak suretiyle, yüksekliği önceden belirlenmiş bir engelin üzerinden atlama amacı güden atletizm sporudur. Atlama spor branşlarının en zorudur. Kadınlar ve erkekler olarak iki katagoride yapılmaktadır.

Sırıkla Yüksek Atlama Tarihçesi

1890 yılında ABD Deniz Kuvvetleri Akademilerinde dar mesafeli nehirler ve akarsular üzerinden geçebilmek için ahşap sırıklar kullanıldığı söylenmektedir. Polonya, Hollanda, Danimarka gibi ülkelerde, bataklıklar ve dereler gibi akarsuların üzerinden geçişlerde uzun sırıkların kullanıldığı görülmektedir. İngiltere'nin bazı bölgelerinde de bataklıkların, sularının boşaltılarak buraların kullanıma açılması için kanallar yapılarak büyük kanallar ağı oluşturulmuştur. Ayrıca bu kanalların üzerlerine geçiş için köprüler veya geçitler yapılmıştı. Ancak bu köprü ve geçitlerin dolambaçlı ve birbirine uzak oluşu insanları bir sırık yardımı ile kanalın karşı tarafına geçmeye yönlendirmişti. Bu geçişler sırasında tahta veya bu işe uygun kesilmiş uzun ağaç sırıklar kullanmaya başladılar. Daha sonraları, bu Kuzey Denizi ülkelerinde her yıl sırıkla en geniş yerlerden atlama yarışları düzenlenmeye başladığı tespiti yapılmıştır. Bu yarışmalarda kullanılan sırıklar ahşaptan yapılırdı. İlk olarak İngiltere'de Caledonian Oyunlarında Sırıkla Yüksek Atlama yarışmaları yapıldığı görülmektedir.
Düzenli ve bir takım kurallarla Sırıkla Yüksek Atlama yarışması ise 1850 yılında Almanya'da yapılmaya başlanmıştır. Bu atlayışlar iki direk arasına bir engel koyarak ve yükseklik devamlı arttırılmak suretiyle en yükseği atlayanın tespiti şeklinde yapılırdı. Modern Sırıkla Yüksek Atlama yarışmalarının temeli burada atılmıştır.
Modern Sırıkla Yüksek Atlama, 19. yüzyılın sonlarında ABD'de geliştirilmiştir. İlk atlama sırıkları esnek bambu ağacından yapılmış, daha sonra ise sert alüminyum sırıklar yapılarak bu yarışmalarda kullanılmıştır. Günümüzde ise Carbon Fiber sırıklar kullanılmaktadır.
Sırıkla Yüksek Atlama, Olimpik spor branşıdır. Seyir zevki yüksek sporlardandır.

Sırıkla Yüksek Atlama Kuralları

Modern Sırıkla yüksek atlama, atlama noktasından 45m uzunluğu olan bir koşu pistinde koşulmak suretiyle yapılmaktadır. Bu pistin ucunda iki direk arasında atlama cıtası ve düşme minderi bulunmaktadır. İki direğin tam orta noktası olan yerde atlama sırığının saplandığı, sırık saplama yuvası bulunur. Toprak zemine gömülü vaziyettedir.
Her sporcunun atlayacağı yüksekliği geçebilmesi için 3 atlayış hakkı vardır. Sporcu yarışma sırasında geçebileceği yüksekliği kendisi seçer. Düşük yükseklikleri pas geçebilir. 3 atlayış hakkını kullandığı halde seçtiği yüksekliği geçemezse elenir. Yarışmacı 2 başarısız atlayıştan sonra son hakkını kullanmadan önce isterse yüksekliği artırabilir. Atlama sırasında sırık kırılırsa bu atlayış hatalı atlayış sayılmaz. Her seri atlayışlar tamamlandığında çıta yüksekliği artırılır. En yüksek mesafeyi atlayabilen yarışmayı kazanır.
Araç gereç ve bu iş için gerekli malzemeleri hazırlayıp kontrol eden aynı zamanda da sporcuların atlayış yükseklik derecelerini kaydeden 2 hakem ve yarışmaları izleyerek gözleyen 1 hakem olmak üzere toplam 3 hakem vardır.
Yarışmalar sırasında aynı dereceyi paylaşan 2 sporcu varsa yükseklik artırılmak suretiyle yarışma devam eder. En son artırılan yüksekliği iki atlette geçemezse son geçtikleri derecelerinde en az cıtayı düşüren sporcuya bakılır. Çıtayı az hak kullanarak geçen yarışmayı KAZANIR 

Yüksek Atlama Sırığı

Bu sporda kullanılan en önemli malzeme atlama sırığıdır. Bu sırığın uzunluğu 5m, ağırlığı ise 2 kg'dır. Carbon fiber malzemeden yapılmış yüksek teknoloji ürünü bir malzemedir. Yüksek esneklik gösterebilen bir yapıya sahiptirler. Bu sırıkların uzunlukları atletlerin boylarına ve kilolarına göre değişiklik gösterebilir. Uzunluk veya ağırlıkları konusunda sınırlama yoktur. Elle kavramayı kolaylaştırmak için tutma yerleri sporcular tarafından bantla sarılabilir. Sporcu vücudunu bu sırık vasıtasıyla yükselterek atlama çıtasını geçmektedir.

Serbest Düşme Minderi

Sırıkla yüksek atlama çubuğu direkleri arasında ve genişliği sporcunun rahatlıkla düşebileceği genişlikte ve 1m yüksekliğinde, içi yumuşak materyalle dolu minder platformdur.

Sırık Saplama Yuvası

Atlama direklerinin tam ortasında toprağa gömülü, sporcunun kullandığı atlama sırığını dayayarak sabitlediği yerdir.

Sırıkla Yüksek Atlama Ayakkabıları

Sırıkla yüksek atlama sporunda sporcular topuklarında lastik veya sünger destekli ve altları koşarken kaymayı önleyici özel dişleri bulunan, bu iş için özel yapılmış ayakkabılar kullanırlar. Bu ayakkabılar aynı zamanda sporcunun ayak bilek eklemlerini de korurlar.

Sırıkla Yüksek Atlayış

Sporcular atlama sırığını el altı ve el üstü pozisyonu olarak adlandırdıkları iki ayrı tarzda tutarak 45m'lik hızlanma pistinden, yavaştan hızlıya doğru yaklaşma koşusu yaparak gelir ve sırığı saplama çukuruna yerleştirerek yükselmeye başlar, yay gibi gerilen sırıkla havalanırlar. Tam çıtayı geçme noktasında sağ elleriyle sırığı iterek bırakırlar. Çıta geçilerek serbest düşüş yapılır. Sporcu kalçaları üzerine mindere düşerek atlayışını tamamlamış olur.
Bu sporda uzun boy avantaj sayılmaktadır. Kolların çok güçlü olması itiş için gereklidir. Atlayış sırasında var olan rüzgar şiddeti önemli bir faktördür. Bu yüzden yarışma süresince devamlı rüzgar şiddeti ölçümü yapılmaktadır

Erkeklerde Sırıkla Yüksek Atlama Rekorları

  • Sergey Bubka 6.14 m UKR.
  • Maksim Tarasov 6.05 m RUS
  • Dimitri Merkov 6.05 m AUS
  • Brad Walker 6.04 m USA

Kadınlarda Sırıkla Yüksek Atlama Rekorları

  • Yelena Isinbaveya 5.06 m RUS
  • Jennifer Suhr 4.92m USA
  • Svetlana Foefanova 4.88 m RUS

11 Ekim 2017 Çarşamba

BEYZBOL NASIL OYNANIR

Gerek Amerikan Beyzbol Ligi MLB’de playoff sezonunun başlaması gerekse de Brad Pitt’in ‘Moneyball’ filmi nedeniyle, beyzbol yeniden ülke gündeminin tepesinde. Beyzbol, ABD’nin en popüler iki sporundan biri. Oyunun kökenleri pek bilinmemekle beraber, 19’ncu yüzyılın ortalarından itibaren yeni dünyada yaygınlaşmaya başladı. 1871 yılında Ulusal Lig (National League) ve 1901 yılında Amerikan Ligi (American League) kuruldu. 1905 yılından beri her yıl bu iki ligin şampiyonları, dünya şampiyonluğu için sezon sonunda karşı karşıya geliyor. Bu iki ligin birlikte oluşturduğu en büyük beyzbol ligine “Major League Baseball (MLB)” deniyor. Genellikle Nisan ayının ilk pazar günü başlayan ve Ekim ayının ilk pazar günü sona eren normal lig boyunca takımlar 162 maç yapıyor. Ulusal ligde doğu, batı ve merkez konferasnlarında toplam 14 takım mücadele ediyor. Amerikan liginde ise doğu, batı ve merkez konferanslarında toplam 16 takım mücadele ediyor. Normal lig sonunda her iki ligin 3’er konferansında birinci olan takım ile, her iki ligin birer en iyi ikincisinden (wild card) oluşan 8 takım “division series” denilen playoff maçları oynuyor.
Division Series’te eşleştiği rakibi eleyen 2’şer takım, kendi liglerinin şampiyonu olmak için, şampiyonuk serisi maçları oynuyor. Şampiyonluk serisinde eşleştiği takımı yenen ise Amerikan Ligi şampiyonu ya da Ulusal Lig şampiyonu ünvanlığı kazanıyor. Daha sonra bu iki şampiyon 7 maçlık “World Series” ilebeyzbolda yılın en büyüğünü belirlemek için karşı karşıya geliyor.
Beyzbolda genel kurallar
Beyzbol, “umpire” adı verilen 1 ya da daha fazla hakemin kontrolünde 9’ar oyuncudan kurulu iki takım arasında oynanır. Amerikan beyzbol liginde (MLB) genelde, 4 hakem bulunuyor. Beyzbol, her takımın her birinde birer kez hücum ve savunma pozisyonunda olduğu 9 devre(inning) olarak oynanır. Her inning’in ilk devresine ‘top’ ve ikinci devresine ‘bottom’ denir.

Bir beyzbol sahasının genel krokisi
Beyzbol sahasında bir baklava dilimini andıran her bir köşesi 27 metre uzunluğundaki kare alanda(diamond) 4 adet “base(kale)” vardır. Top atıcı(pitcher) ile topa vurucu(batter) arasındaki mesafe 18.4 metredir. Vurucunun arkasındaki maskeli oyuncuya ise “catcher” denir.
Beyzbol oyununda, top atıcı ve yakalayıcı, topa vuran kişiyi oyun dışı bırakmaya, vurucu da kaleleri(base) oyun dışı kalmaksızın aşıp, sayı kazanmaya çalışır. Hücumdaki takımın her oyuncusu sırayla sayı kalesine gelir ve top atıcının sayı kalesinin arkasında duran yakalayıcıya(catcher) attığı topa, sopayla(bat) vurmaya çalışır. Topun nizami şekilde atılıp atılmadığına ‘catcher’ın hemen arkasında duran hakem karar verir.
Vurucu oyuncunun(batter) nizami gelmiş bir topa vuramamasına “strike” denir. 3 defa “strike” yapan vurucu oyuncu, hakkını kaybederek oyun dışı(strikeout) kalır. Bir devrede 3 oyuncusu “out” olan vurucu takım(hücum takımı), hücum hakkını kaybederek savunma takımı olur. Top atıcının(pitcher), topu nizami atamamasına ise, “ball” denir. Atıcı 4 kez “ball” yaparsa, rakibi olan top vurucu(batter), ilk kaleye(base) yürüme hakkı kazanır.
Atıcının nizami attığı topa, vurucu da nizami bir şekilde vurmayı başarırsa, “base steal” denen kale kapma yarışı başlar. Topa vuran oyuncu sopayı atarak ilk kaleye doğru koşmaya başlar. Rakip takım ise, vurulan topu yakalayıp, vurucudan önce topu ilk kaledeki elemanına ulaştırmaya çalışır. Eğer, rakip takımın elemanı, bir ayağı kaledeyken arkadaşlarının attığı topu, vurucu kaleye ulaşmadan tutarsa, vurucu oyun dışı (groundout) kalır. Ancak, vurucu top geri gelmeden ilk kaleye ulaşırsa(safe) o kaleye yerleşir ve bir başka arkadaşının vurucu platformuna yerleşmesine imkan verir. Eğer topun gelmesi gecikirse, vurucu ikinci kaleye doğru da koşabilir. Dördüncü kaleye ulaşan her oyuncu takımına 1 sayı kazandırır. Eğer vurucunun vurduğu topu rakip takım, havada yakalarsa, vurucu yine oyun dışı(flyout) kalır.
Beyzbolda en değerli vuruşa sayı turu (home run) denir. Top vurucu, iyi bir vuruşla topu sahanın dışına gönderirse, “home run” yapmış olur. Bu durumda vurucu oyuncu, başarısızlık riski olmadan rahatça 4 kaleyi de koşarak sayı yapar. Eğer diğer kalelerde kendisinden önce yer kapmış takım arkadaşları da varsa onlar da sayı turuna katılır. Böylesi durumlarda, ‘home run’ vuran oyuncu, kalelerde kaç arkadaşı varsa, takımına o kadar sayı kazandırmış olur.
9 ‘inning’ sonunda en çok sayıyı kazanan maçı kazanmış sayılır. Eğer eşitlik olursa maç, bir takım önde tamamlayıncaya kadr sürekli bir ‘inning’ daha uzar.

HENTBOL NASIL OYNANIR

Elle oynanan futbol” olarak tabir edilen hentbol Avrupa’daki gelişimini tamamlayarak geldiği noktada pek çok sporcu tarafından icra edilmekte ve akademiler ile okullarda ders olarak verilmektedir. Düzenlenen turnuvalar ve Olimpiyat sporu olarak kabul edilmesi nedeniyle çeşitli kurallar ile resmi nitelik kazanır. Saha yönetmeliği ile oyuncuların yapması gereken davranışlar belirlenir. Uluslararası geçerli oyun kuralları ise;

Temel Hentbol Kuralları
  • Öncelikle bir takım sporudur.
  • Erkeklerde 30’ar, bayanlarda 25’er dakikalık iki devreden oluşur.
  • 6 metre uzunluğundaki ceza sahasına kaleci dışında herhangi bir oyuncunun girmesi yasaktır.
  • Amaç rakip kaleye gol atmaktır.
  • Hentbol sahası 40 metre boyunda ve 20 metre genişliğinde olmalıdır.
  • Takımlar sahaya 10 saha oyuncusu ve 2 kaleci olmak üzere 12 kişilik kadroları ile çıkarlar.
  • Sahada 6 oyuncu, bir kaleci yer alır.
  • Oyun süresince istenildiği kadar oyuncu değiştirilebilir.
  • Oyun iki hakemle yönetilir.
  • Top oyuncular tarafından sadece elle oynanır ancak kaleci için böyle bir sınırlama yoktur.
  • Hentbolcu topu elinde en fazla 3 saniye tutabilir ve topla birlikte üç adım atabilir.
  • İki devre sonunda en çok gol atan takım galip gelir ve 2 puanı hanesine yazdırır. Beraberlikte ise her iki takım da 1 puan alır.
  • Oyun hava atışı ile başlar ve topu tutabilen oyuncunun atış yapılan yere 3 metre uzaklıkta olması gerekir.
  • Topun çapı bayanlar karşılaşmalarında 54-56 cm iken erkeklerde 58-60 cm dir.
  • Topun ağırlığı erkeklerde 425 ile 475 gr bayanlarda ise 325 ile 400 gram arasında değişir.
  • Defans yapan takım rakibini ceza alanına yaklaştırmamaya çalışır.
  • Savunma sırasında belli ölçüde temas halinde bulunulabilir.
  • Faul yapıldığında oyuncu iki dakikalığına oyundan çıkarılır ve yerine herhangi bir oyuncu giremez.
  • Kaleye 9 cm uzaklıkta kesik çizgilerle belirlenmiş ceza sahasında yapılan fauller penaltı olarak değerlendirilir. Penaltı atışları kalenin 7 metre uzağından yapılır.

GÜLLE FIRLATMA KURALLARI

Gülle atma sporu atma sporları içerisinde bulunan atletizm sporlarından bir tanesidir. Özellikle olimpiyat oyunlarında karşımıza çıkan bu spor diğer atma sporları olan Disk atma, cirit atma ve çekiç atma ile birlikte atma sporlarını oluşturmaktadır.
Atma sporları içerisinde Cirit atma ile birlikte en çok dikkat çeken atma sporudur. Özellikle Disk atma ve çekiç atma sporu neredeyse kural itibari ile de aynı olmasına karşın atma sporu dendiği zaman ilk akla gelen sporlar Cirit atma ve Gülle atmadır.
Gülle atma ismini demir küreden almaktadır. Demir küre top güllesi ile neredeyse aynı olmasından dolayı gülle atma olarak adlandırılmıştır.
Gülle atma sporu diğer atma sporlarına nazaran oldukça eskiye dayanan bir spordur. Tarihi Eski Yunanlılara değin dayanmaktadır. Hatta Antik olimpiyat oyunlarında gülle atma yarışmaları vardı fakat burada gülle yerine taş veya metal ağırlık kullanıldığı bilinmektedir.
Gülle sporunun günümüzdeki modern olimpiyatlar tabir edilen olimpiyat oyunlarında yer alması 1896 yılında olmuştur. İlk olarakta İngilizlerce kullanılmıştır.
Günümüzde hem bayanlar tarafından hemde erkekler tarafından yarışmaları yapılmaktadır.
Gülle atma sporundaki temel amaç gülleyi omuz hizasından mümkün olan en uzağa fırlatma esasına dayanmaktadır.
İlk olarak güllenin özelliklerinden bahsedelim.
Güllenin özellikleri:
Gülle tam yuvarlak bir metaldir. Özellikle yumuşak olmayan demir ve prinç gibi metaller kullanılmaktadır.
Güllenin iç kısmı ise kurşun veya kurşuna benzer bir madde ile doldurulmaktadır.
Güllenin ağırlığı kadın ve erkeklerde farklı ağırlıktadır. Erkeklerin yarışmalarda kullanmış olduğu güllenin ağırlığı 7,257 kg olup bayanlarda bu ağırlık tam olarak 4 kg’dir.
Gülle atılan daire özellikleri:
Gülle atma sporu belirlenmiş bir daire içinden atılır. Kesinlikle bu dairenin dışındaki bir noktaya dokunulmaz. Sınır olarak belli bir ebattaki daire sınır kabul edilmiştir.
Dairenin çapı 2,135 metredir. Bu daire beton bir daire olup çevresi tahtadan yapılmış olan bir tahta çember bulunmaktadır. Bu çemberinde iç taraftan uzunluğu 1.22 metre olup genişliği ise 114 mm’dir. Buna çarpma tahtası adı verilir. Ve tahta beyaz renge boyanır.
Gülle atan sporcunun ayakkabısı kesinlikle çivili değildir. Çünkü atış yapılan daire betondur. Bu nedenle dişli çivili ayakkabı kullandırılmaz.
Gülle atma Sporunun kuralları nelerdir?
Gülle atma sporunda gülle savurularak atılmaz. Sabit bir şekilde gülle itilerek atılmaktadır.

Atış hareketi sabit bir duruşla başlar.
Gülle omuz hizasında çeneye yakın tutulmakta ve atış sürecinde de el başlangıç durumundan aşağı tarafı düşürülmemelidir.
Gülle omuz çizgisini geçmemelidir.
Atılan gülle yere düşene kadar sporcu çember dışına çıkamaz. Düştükten sonrada çemberin arka kısmından çıkar.
Gülle atmada atış hakkı 3’tür. En iyi 8 sporcu arasına girilmesi halinde ek olarak 3 atış daha yapabilirler.
Atış sırasında eğer el, ayak veya vücudun başka bir yeri çember dışında bir yere dokunur ise atış geçersiz sayılır.
Eğer gülle takoz üstüne değer ise yine atış geçersiz sayılır.
Yapılan atış mesafesinin hesaplanması ise şöyle yapılmaktadır. Güllenin atıldıktan sonra yerle ilk temas ettiği nokta ile atış yapılan yerde bulunan direğin iç köşesine kadarki mesafe atış mesafesi olarak kabul edilir.
Mesafe en yakın cm’ye indirgenerek hesaplanır.
Yarışma içinde eğer iki sporcunun attığı mesafe aynı ise ikinci en iyi derecesine bakılarak karar verilir.
Gülle atma sporu kuralları diğer atma sporları olan cirit, çekiç ve disk atma sporları ile birçok konuda benzerlik göstermektedir.
Şimdi birde gülle sporundaki dünya ve Türkiye rekortmenleri kimlerdir ve dereceleri nedir ona bakmakta fayda vardır.
Erkeklerde Gülle Atma Dünya rekoru 23,12 Metre ile Amerika Birleşik Devletleri sporcusu olan Randy Barnes’e aittir. Randy Barnes bu rekoru 1990 yılında kırmış olup aradan geçen yaklaşık 25 yıllık sürede bu rekor halen kırılamamıştır.
Bayanlarda Gülle Atma Dünya Rekoru ise 22,63 metrelik derecesiyle Sovyetler Birliği dönemindeki sporcu Natalya Lisovskaya’ya aittir. 1987 yılında kırmış olduğu bu rekor aradan geçen uzun yıllara rağmen henüz kırılamamıştır.
Erkekler ve kadınlar arasındaki bu kadar yakın mesafe olmasındaki sebep yukarda da belirtmiş olduğumuz gibi kadınlarda gülle ağırlığının erkeklere nazaran neredeyse iki katına varan bir ağırlık azlığından kaynaklanmaktadır.
Erkekler Türkiye rekoru ise 20,42 metre ile Hüseyin Atıcı’ya aittir. (2012 yılında kırılmıştır)
Bayanlarda Türkiye Rekoru ise 18,04 metre ile Emel Dereli’ye aittir. (2013 yılında kırılmıştır.)
Yararlanılan Kaynaklar:
Vikipedia.Org
Türkiye Atletizm Federasyonu Web Sitesi
 
Yasal Uyarı: Sitemizde yer alan yazılarımızın tamamı “www.ozelliklerinedir.com” sitesine ait olup, izin almadan kopyalanıp yayınlanması yasaktır. Kopyalanıp başka bir sitelerde yayınlanması halinde gerekli hukuki ve cezai işlemlere başvurulacağı hususu bilgilerinize sunulur.

MASA TENİSİNİN KURALLARI

                                                                                                                                                                                          MASA TENİSİ NASIL OYNANIR                                                                                                                                                                      
  Masa tenisi 2 ya da 4 kişi ile oynanan, orta kısmında ağ olan bir masada oynanan bir oyundur. Masa tenisi bir spordur, kuralları tenis sporuna benzer. Masa tenisi raket ve top yardımı ile oynanmaktadır. Geçmişi 1880 yıllara kadar dayanan masa tenisi ülkemizde 1920 yıllarında oynanmaya ve sevilmeye başlamıştır. 1880 yıllarda masa tenisi en çok İngiliz ordusu tarafından oynanırmış, o dönemde şarap şişelerinin mantarlarını top, puro kutularının kapakları da raket olarak kullanılırmış. Şu günlerde profesyonel şekilde masa tenisi ile uğraşan kişiler arasında birçok müsabaka ve yarışma yapılmaktadır.

Masa Tenisi Masası ve Topu Nasıl Olmalıdır?

Masa tenisi oyunu, en az 2 en çok 4 kişi ile oynanmaktadır. Bu oyun karşılıklı olan kişilerin pinpon topunu masaya vurdurmaları ile birbirine atmaları temeline dayanmaktadır. Masa tenisinin oynanması için ilk olarak bu spora özel olarak hazırlanmış olan dikdörtgen bir masaya ihtiyaç bulunmaktadır. Masa tenisi masasının yüzey kısmı koyu renkli ve mat olmalıdır, masanın tüm kenar kısımlarında 2cm genişliği bulunan ve beyaz ile boyanmış olan çizgiler olmalıdır. Ayrıca masanın 4 kişilik oyunlara uygun olması için diklemesine eşit bölen bir çizginin de olması gerekir. Masa tenisine ait olan masanın tam ortadan ikiye ağ yardımı ile bölünmüş olması gerekmektedir. Masa tenisi oyununda kullanılacak olan top 2,7 gr ağırlığında ve 40 mm çapında olmalıdır, topun plastikten yapılmış olması en büyük özelliğidir. Ayrıca masa tenisi topunun turuncu ya da beyaz olması gerekir. Her oyuncu bir tane raket kullanır, raket top ile buluşacağı yüzey kısmı tırtıklı bir lastik ya da sandviç lastik ile kaplı olmalıdır.
Masa Tenisi Oyunun Özellikleri Nelerdir?
Masa tenisi oyununda en önemli detay raketin doğru şekilde tutulmasıdır. Bundan dolayı elin içe dönük veya dışa dönük olması gerekir. Masa tenisi oyununa başlamadan bunun ile alakalı olarak alıştırma yapmak gerekir.
Masa tenisi oyununda oynayan kişiler 2’şer servis atar. Dileye değen ve dışarı çıkan her top bir sayı demektir ama hem masaya değen hem de fileye değen toplar tekrar oyna anlamına gelir. 2 kişi ile oynanan masa tenisi oyununda oynanacak olan maç 5 set oynanır ve bu maçta 3 seti alan kişi oyunun galibi olur. 4 kişi ile oynanan masa tenisi oyununda oynanacak olan maç 7 set oynanır ve bu maçta 4 seti alan kişi oyunun galibi olur. Her setin 11 puan olması gerekir, 1 sette 11 puanı toplayan kişi setin galibi sayılır. Her iki kişide 1 sette 10-10 skora sahip olmuş ise, her iki kişi de tek servis kullanma hakkına sahip olur.

Masa Tenisinin Kuralları Nelerdir?

  • Masa tenisinde oyun servis atışı ile başlamaktadır.
  • Bir set 11 sayı ile biter.
  • Her oyuncu 2 tane servis atışı kullanır.
  • İki kişilik maçlarda 5 seti kazanan kişinin kazanması ile sonlanır. 4 kişilik maçlarda 3 kazanan kişinin kazanması ile sonlanır.
  • 10 - 10 sayı eşitliği mevcut ise oyunculardan bir tanesinin öne geçmesi gerekir.
  • Oyuncular her setin bitmesinde karşıda bulunan kişi ile yer değiştirir.
  • İlk sette servis atan oyuncu, sonraki sette karşılayan kişi olur.
Masa Tenisinde Servis Kuralları
  • En düzgün servisi kullanmak için topun avuç içine yerleştirilmesi ve en düzgün şekilde elin açılması gerekir.
  • Servisin masanın gerisinden ve yüzeyinin üst kısmından kullanmak gerekir.
  • Pinpon topunun elden 16 cm kadar yüksekliğe atılması ve top düşerken servis vuruşunun yapılması gerekir.
Masa Tenisinde Sayı Kuralları
Oyuncular aşağıda bulunan durumlarda sayı kazanır.
  • Rakip düzgün bir servis atışında bulunmazsa
  • Rakip düzgün bir karşılama yapmazsa
  • Rakip olan kişi topa iki kez ardı ardına vurursa
  • Rakibin serbest olan eli masaya değerse
  • Rakibin giydiği ya da kolunda olan herhangi bir şey masayı hareket ettirirse
  • Rakibin giydiği ya da kolunda olan herhangi bir şey masaya değerse

Masa Tenisi İle Alakalı Olan Terimler

  • Backhand; raketin dış kısmı ile vurulacak olan vuruştur, tenis sporunda da bu terim mevcuttur.
  • Backspin; pinpon topunun geri dönmesi ile karşı tarafa ulaşmadır.
  • Block; topsin vuruşuna karşılık olarak yapılacak olan bir vuruştur.
  • Rally; topun oyunda gidip gelmesi ile alakalı olan süredir.
  • Kill; sayı alma vuruşudur, bu vuruş öldürücü vuruş olarak bilinir.
  • Footwork; vuruş yapmak için topa yaklaşmada kullanılan ayak hareketleridir.
  • Flat; hızlı giden toptur.
  • Drop Shot; topun karşı tarafa file dibine çok yakın şekilde düşmesidir.

Masa Tenisi Oynamanın Faydaları

  • Masa tenisi insanların terlemesini sağlayan bir spordur, ter yolu ile vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
  • Doğal yollar ile kasların çalışmasına olanak sağlar.
  • Reflekslerin kuvvetlenmesine olanak sağlar ve denge kontrolü sağlar.
  • Akciğer kapasitesini arttırır.
  • Sosyal ilişkileri kuvvetlendirerek, insanların kendilerine olan güvenlerini üst seviyelere çıkartır.
  • Birçok motor hareketini geliştirdiğinden dolayı kişilerde spor dallarına karşı yatkınlık kazandırır.
  • Masa tenisi oynayan kişiler üzerinde yapılmış olan araştırmalarda reaksiyonlara karşı ve ani karar vermede daha iyi oldukları ortaya çıkartılmıştır. Bunun en büyük sebebi oyunda toptaki spiti anlayarak, topun yönünü, hızını anlayarak ve topu analiz ederek hızlı karar verme olayı bulunmaktadır.
  • Hızlı bir şekilde topun gerekli olan durumunun anlaşılması ve analiz edilmesi kişilerin hayata karşı tutumlarının da değişmesine olanak sağlar.
  • Masa tenisi oyunda gerekli olan tüm yetileri kullanan kişilerde ani şekilde karar verme, koordinasyon sağlama, çeviklik üst düzeylere kadar ulaşır.
  • Masa tenisi oyunu kişilere diğer spor dalları ile alakalı olan teknikleri ve detayları öğrenme konusunda pozitif şekilde etki sağlar.
  • Masa tenisinde sakatlık oranı oldukça düşüktür.
  • Masa tenisi her yaşta kişi tarafından kolay bir şekilde oynanabilir.
  • Masa tenisi insanların sezgilerinin kuvvetlenmesine olanak sağlar
  • Masa tenisi zayıflama konusunda etkilidir.

TENİSİN kuralları

Temel Kurallar

Teniste, servis atan ve servis karşılayan olmak üzere 2 başlangıç pozisyonu vardır.
Servis atan kişi oyuna, orta çizginin sağından atacağı servislerle başlar. Karşılayan kişi de çapraz şekilde durarak servisi karşılar. Servisteki temel kural, topun fileye değmeden karşı kutuya en fazla iki denemede isabet ettirilmesi, (fileye değip düşerse 'let' olur) ve oyuna sokulmasıdır. Oyuncu bunu yapamadığı takdirde "çift hata" yapmış olur ve puanı kaybeder.
Oyun esnasındaki temel kural ise topu filenin üzerinden veya etrafından geçirip, karşı kort sınırları içine düşürmek ve rakibin topa yetişememesi, yetişip de içeri düşürememesi gibi durumları beklemektir.
Oyunun sonuçlanması durumunda da servis atan oyuncu artık karşılayan, karşılayan oyuncu da artık servis atan sporcu konumundadır. Setlerin başındaki ilk oyun ve sonrasındaki her 2 oyunda bir, oyuncular yer değiştirmektedir.

Puan:
Teniste Puanlama Sistemi aşağıdaki şekildedir.
Top rakibin sahasına attıldıktan sonra;
Rakip topa vurmadan, top bir defadan daha fazla sekerse,
Rakip topa vuramaz ise,
Rakip topa vursa dahi topu dışarı atarsa,
Rakip topa vursa dahi top fileye takılır ve kendi sahasına düşerse,
Rakip topa vurduktan sonra (topu rakibin sahasına geçse dahi), rakibin raketi fileyi geçer ise,
Rakip topa vururken (topu rakip sahaya gönderse dahi), top rakibin raketine bir kereden fazla değer yada vücuduna değer ise;
Rakip puan kaybeder.
Maç:
Üç setlik maçlarda iki seti alan oyuncu, beş setlik maçlarda ise üç seti alan oyuncu kazanır.
Set:
Bir seti kazanmak için, oyuncunun en az altı oyunu en az iki farkla kazanması gerekir (6-0, 6-1, 6-2, 6-3, 6-4 gibi).
Ancak oyun 5-5 olursa, herhangi bir oyuncu iki oyun fark yapana kadar set uzar (7-5, 8-6, 9-7, gibi).
Bazı turnuvalarda "tie-break" kuralı uygulanır. "Tie-break" kuralı, yani bağı bozma, set 6-6 olunca uygulanır. "Tie-break" özel bir oyundur.
Oyun:
Oyun 0-0 olarak başlar. Herhangi bir tarafın ilk aldığı puana "15", ikinci aldığı puan "30", üçüncü aldığı puana "40" denir. Taraflardan biri dördüncü puanı aldığında diğer taraf iki ya da daha az puan aldı ise oyun olur.
Eğer bir taraf üçüncü puana ulaştığında, dördüncü puanı alamadan diğer taraf da üçüncü puana ulaşırsa "berabere" tenis terimi ile "deuce (düs)" olur. Oyun berabere olduktan sonra ilk puanı alan taraf için "avantaj" olur. "Avantaj" olan taraf, diğer taraf puan almadan bir puan daha alırsa (yani "berabere" olduktan sonra üst üste iki puan) oyun olur. "Avantaj" olan taraf, ilk puanı kaybeder ise tekrar "berabere" olur.
Hakem puanları sayarken ilk olarak servis atanın puanını söyler. Örneğin servis atan ilk iki puanı kaybetti ise "0-30" olur. Üçüncü puanı alırsa "15-30" olur. Dördüncü puanı alırsa "30-30" olur. Beşinci puanı alırsa "40-30" olur. Altıncı puanı da alırsa oyun olur.
Bu örnekte servis atan altıncı puanı alamasa idi "40-40" yani "berabere olacaktı. Karşılayan yedinci puanı alırsa "avantaj" karşılayan da olur. Sekizinci puanı da karşılayan alırsa oyun olur ya da alamaz ise tekrar "berabere" olur.
Servis Atışları:
Oyun taraflardan birinin servis atışıyla başlar. Servis atma sırası oyun boyunca karşılıklı olarak yer değiştirir.
Servis kullanan oyuncu atışını arka çizginin gerisinde yapmalıdır. Her oyunda ilk servis, merkez çizgisinin sağından kullanılır ve rakip sahanın solundaki servis alanına atılır. İkinci servis, merkez çizgisinin solundan kullanılır ve rakip sahanın sağındaki servis alanına atılır.
Daha sonra sırası ile sağdan ve soldan, oyun bitene kadar servis atılır. Oyuncular servisi overarm ve underarm olmak üzere iki şekilde kullanabilirler.
Servis Hatası:
Eğer servis kullanan oyuncu;
Topu atması gereken servis alanına atamaz ise ,
Topu filelere takar ise,
Topu atması gereken servis alanına atmadan sahada başka bir yere atarsa,
bu bir hata sayılır ve oyuncu ikinci servis hakkını kullanır.
İlk yada ikinci servis ağa çarpıp rakip oyuncunun atılması gereken servis alanına düşerse bu "net" sayılır ve oyuncu ilk yada ikinci servis atışını tekrarlar.
Servisler hariç top, ağa çarpıp rakip sahaya düşerse ve rakip topu kurallar dahilinde karşılayamaz ise bu bir sayı sayılır.
Çift Hata: 
Servis atışı esnasında, aynı sayıda, iki kere servis hatası yapan "Çift Hata" yapmış olur ve o puanı kaybeder.

10 Ekim 2017 Salı

engelli koşu

 ENGELLİ KOSU
Atletizm dalları içinde en zorlu sporlardan bir tanesi engelli koşudur. Engelli koşu başarı, öz disiplin ve tekniğe dayanır. Engel tekniklerini öğrenmek ve başarı elde etmek oldukça uzun bir yolculuktur. Sabır, dikkat ve azim isteyen bu spor dalında az sayıda atlet bulunur. 
Dört temel tekniği vardır;
  • Çıkış ve 1. engele kadar süratlenme 
  • Engel geçme 
  • Engeller arası koşu 
  • Bitiriş 
Engelli koşuda başarı bu dört temel teknikteki hıza bağlıdır. Koşucu 1. engele kadar olan mesafede olabildiğince süratlenir. Engel geçerken mümkün olduğunca az zaman kaybedilmelidir. Atlet engellerin üzerinden geçerken doğru teknik kullanmalıdır. İki kolla ileri doğru hamle yapılıp vucut öne eğilir ardından bacaklar hız kesmeden öne doğru uzatılır. 
Engel yükseklikleri yapılan yarışmalara göre değişiklik gösterir. Her atletin kendi kulvarı vardır ve bu kulvarı takip eder. Her kulvarda on tane engel vardır. Sadece 60 metre koşularında 5 engel vardır. Engelli koşunun başlıca kuralları:
  • Bütün müsabakalar fedarasyonlarca belirlenmiş kurallara bağlıdır, sporcu bu kurallar çerçevesinde antrenmanlarını yapar.
  • Her sporcu kendi kulvarında yer almalıdır.
  • Yarışlar başlangıç atışının yapılmasıyla beraber başlar. Başlangıç atışı yapılmadan önce hakem, sporcuları hazırlanmaları için uyarır. Daha sonra havaya ateş açarak yarışı başlatır. Eğer bir atlet hakemin atışından önce yarışa başlarsa, yarış bir daha başlatılır. Aynı sporcu bu hatayı ikinci kez yaparsa diskalifiye olur.
  • Engel koşusu sırasında atlet kendi kulvarı dışında bir engeli atlarsa, kasıtlı olarak eli ve ayağı ile bir engeli devirirse diskalifiye olur.
  • Eğer atlet kasıtlı olarak diğer atleti iterse hakem tarafından diskalifiye edilir.
  • Bitiş çizgisini ilk geçen atlet yarışı kazanır.
  • Yarışı aynı anda iki atlet bitirise photo finish kayıtlarına bakılarak birinci belirlenir, eğer sağlıklı sonuçlar alınamazsa atletler tekrar yarışır. 

amerikan futbolu nasıl oynanır

Gallup’un her yıl yaptığı anketlere göre beyzbolu geçtiği 1972 yılından beri ABD’nin en popüler sporu olan Amerikan futbolunda heyecan bu akşam oynanacak Green Bay Packers-New Orleans Saints
 maçıyla başlayacak ve Şubat ayı başında oynanacak Super Bowl finaline kadar sürecek. Peki nedir Amerikan futbolu? Nasıl oynanır ve kuralları nelerdir?
Amerikan Futbolu, İngiliz sporu Rugby’den doğmuştur. Önceleri ‘Amerikan Rugby’ olarak oynanan futbol, 1880’li yıllarda Walter Camp adlı oyuncunun önerdiği yeni kurallara uyarlanarak bugünkü futbola çok yaklaştı. Bu önerilerinden dolayı Walter Camp, Amerikan futbolunun babası olarak kabul ediliyor.
Amerikan futbolu Rugby’den farklı olduğu yönlerin başında oyuncuların maç sırasında giydiği kask, yüz koruma maskesi, bel kemeri, dişlik, omuz yastığı gibi ekipmanlar gelir.

100 yard’lık saha 10’ar yardlık dilimler ebölünmüş halde. Rakamlar atak takımına ‘touchdown’ çizgisine kaç yardı kaldığını gösteriyor.
Oyun sırasında her iki takımda 11 oyuncudan oluşur. Oyun sahası, 120 yard(yaklaşık 110 metre) uzunluğunda ve 53 yard(yaklaşık 49 metre) genişliğindedir. Sahada 50’den 10’a doğru numaralanmış, enine çizgiler bulunmaktadır ve bu çizgiler, atak takımının puan çizgisine olan uzaklığını ‘yard’ olarak gösterirler.
Sahanın her iki ucunda 10’ar yardlık gol(touchdown) bölgeleri mevcuttur. Bu bölgelere ‘end zone’ denir. Her iki gol çizgisi üzerinde, ‘goal posts’ olarak adlandırılan görüntü olarak ‘y’ biçimine yakın kaleler bulunur.
Bu sporun ‘football’ diye anılmasına neden olan kullanılan toptur. Çünkü topun uzunluğu ortalama bir foot(yaklaşık 30 cm) kadardır. Sahada 7 tane hakem görev yapar.

Sahada duran futbolcular, pozisyonlarına göre farklı isimlerle anılıyor. Savunma ve atak takımlarının başlama duruş pozisyonları

Amerikan futbolunda oyuncular
Amerikan futbolu oyununda oyuncular şu isimlerle adlandırılır;
Atak Takımı(offensive team); Quarterback, fullback, tailback, line(center, tackle, guard), receiver ve tightend
Savunma Takımı(deffensive team): Line back, line (tackle, right end, left end), corner back, free safety ve strong safety

Amerikan futbolunun genel kuralları
Kazanan takım oyun sonunda en fazla sayı yapan takımdır. Oyun süresi 15’er dakikalık 4 çeyrek devre sonunda toplam 60 dakikadır. Normal Türk futbolundan farklı olarak topun oyunda olmadığı anlarda zaman durduğu için maçlar ortalama 2.5 saat sürer.
Her takımın sırasına göre sahaya süreceği bir atak, bir savunma bir de başlangıç takımı vardır. Takımlardan biri atak(offense) dakımı diğeri savunma(defense) oynar. Başlama vuruşuna ‘kickoff’ denir ve bunu başlangıç takımı oynar.
Takımlardan biri topa vurur ve karşı sahaya atar. Topu karşılayan takımın bir oyuncusu topu tutar ve takımın özel taktiğine uyarak ilerlemeye başlar. Rakip takım da onları mümkün olduğunca kendi gol bölgesinden uzakta durdurmaya çalışır. Topla ilerleyen oyuncu düşürüldüğünde veya topu ilk aldığında yerinde sabit kaldığında oyun durur ve karşılayan takımın atak takımının oyuna nereden başlayacağı belirlenmiş olur. ‘Kickoff’ vuruşundan sonra başlangıç takmları sahadan çıkar ve kickoff’ta topu karşılayan takımın atak takımı (offensive team), topa vuran takımın da savunma takımı (defensive team) sahaya girer.
Atak takımı, topla beraber ilerlemeye çalışırken savunma takımı da bu ilerleyişe engel olmaya çalışır. Her 10 yard’ı geçmek için atak takımın 4 hakkı vardır. Bu 4 hakkında da 10 yard ilerlemeyi başaramazsa, top rakip takıma geçer. Geçmeyi başarırsa bu defa 4 hak daha kazanır. Topu ve dolayısıyla takım ilerletmenin iki yolu vardır. Bu uzun pas ya da koşu ile yapılabilir. Bir oyuncu topa sahip olduğu halde rakip defans tarafından düşürülene dek koşarak ilerleyebilir. Atak oyuncuları topla koşan arkadaşlarına rakip defans oyuncularını engelleyerek yol açmak suretiyle yardımcı olabilirler. Ya da oyun kurucu(Quarterback) pas tutacak arkadaşları uygun bir açıklık elde edene kadar, önünde kendisine koruma yapan takım arkadaşlarının(guard) arkasında kalır ve en uygun zamanda pas atarak top tutucuyu topla buluşturmaya çalışır.

Takımların en önemli oyuncusu ‘quarterback’ denen oyun kurucu. Paslarının başasırı ya da başarısızlığıyla takımın kaderini etkiler.
Savunma takımı için rakibi durdurmak da atılan pası kesmek ya da tutmak (interception) şeklinde yapılabileceği gibi topla koşan oyuncuyu düşürmek ya da saha dışına itmek şeklinde de yapılır. Taşıyıcısı düşmeden yere düşen top veya atılan pas bir sırasında henüz yere değmemiş olan top aktiftir. Yani bir rakip takım oyuncusu da bu topu yakalayabilirse hücum oyuncusu gibi ilerleme hakkına sahiptir.
Topun kontrolü her zaman atak takımındadır. Oyun her zaman aynı şekilde başlar; Atak takımın orta oyuncusu(center) bacaklarının arasından topu oyun kurucuya(Quarterback) verir. Buna ‘snap’ denir ve o anda oyun başlar. Her snap’tan önce ‘huddle’ adı verilen ve atak takımının kaptanının sonraki atak için taktik belirlemek üzere arkadaşlarına talimat verdiği yaklaşık 40 saniyelik kısa bir toplantı yapılır. “Huddle” bittiğinde atak takımının her oyuncusu ne zaman nereye gideceğini ve diğer arkadaşlarının da ne yapacağını bilir. Topu snap’la alan “quarter back” topu, ‘running back’ denen koşu oyuncularına elden verebilir. Koşu oyuncuları da 10 yard’ı geçmeye çalışır. Ya da “quarter back” topu uzaktaki ‘wide receiver’ denen ve çok hızlı koşabilen arkadaşlarına uzun pas olarak atıp onların ilerlemesini sağlayabilir.
Amerikan futbolunda gol nasıl yapılır?
Touchdown: Amerikan futbolunun gerçek golüdür. Rakip takımın son çizgisi topla beraber geçildiğinde ‘touchdown’ yapılmış olur ve değeri 6 puandır. Touchdown yapan takım ekstra puan kazanma şansı için 2 tercih hakkı da kazanır. Topla rakip takımın bitiş çizgisine tekrar girilirse 2 puan kazanılır. Ya da topa ayakla vurarak rakip takımın kalesine atılırsa 1 puan kazanılır. Genelde takımlar 1 puanlık vuruşu tercih ederler, çünkü 2 puanlık sayı denemesine göre başarı şansı daha çok daha yüksektir.

Touchdown çizgisine ulaşan takım 6 puan ve 1 puanlık vuruş hakkı kazanıyor.
Saha Golü(field goal): Topa ayakla vurarak rakip takımın kalesine sokmakla kazanılır ve değeri 3 puandır. Peki neden takımlar bazen 6 puanlık ‘Touchdown’ yerine 3 puanlık ‘field goal’u tercih eder? Genellikle aynı 10 yard diliminde ‘fourth down’ yaşanmışsa yani artık son hak kullanılıyorsa, maçın kalan süresi ‘touchdown’ için yeterli değilse, riske girmek yerine bulunan yerden ayaklı vuruşla ‘field goal’ yapılmaya çalışılır. Yine, uzatmalarda da ‘field goal’ yaparak takımlar maçı bitirebilir.
‘Safety’: Amerikan futbolunda hücum takımında topu elinde tutan oyuncunun kendi gol çizgisinde rakip takımın savunma oyuncusu tarafından düşürülmesinde savunma takımına iki puan yazılır, sonra da top savunma takımına geçer.
Amerikan futbolun en yüksek ligi: NFL 
Değişik klasmanlarda eşleşmelere sahne olan Amerikan futbol liglerinin en itibarlısı, Ulusal Futbol Ligi(National Football League) olarak anılan NFL’dir. Ulkenin değişik şehir ve bölgelerinden 32 takım mücadele eder. “American Football Conference(AFC)” ve “National Football Conference(NFC)” adıyla iki ayrı gruba ayrılır. 16 takımlı her konferasın grubu da 4’erli alt gruplarda bulunur. Aralık ayı ortasına kadar devam eden 17 haftalık normal sezonda her takım 16 maç oynar. Daha sonra Ocak ayı başında her konferanstan 6’şar takım olmak üzere 12 takım “playoff” karşılaşmaları yapar. Tek maçlı eleme usulüyle yapılan karşılaşmaların final maçına “super bowl” denir ve kazanan NFL Şampiyonu olur.

buz hokceyının kuralları

Buz Hokeyi, çim hokeyinin, buzla kaplı bir sahada, altışar kişilik iki takım arasında oynanan versiyonudur. Oldukça hızlı tempolu ve sert bir spordur.
Bu oyunda gol, kıvrık uçlu tahta ya da alaşımdan yapılan sopayla, sert bir lastikten üretilen ve puck (pak) denilen diski rakip takımın kalesine sürüp sokmakla gerçekleşir. Puck’ın kalınlığı 2,5 santimetre ve çapı 7,6 santimetredir. Diski sürmek için kullanılan sopanın boyu 1,35 metreden ve ucundaki kıvrık kısmın boyu da 32 santimetreden fazla olamaz. Oyun her biri 20 dakikalık üç devreden oluşur. Her devre sonunda takımlar kale değiştirir. Oyun durunca saat de durur. Bu nedenle bir buz hokeyi maçı yaklaşık iki – iki buçuk saatte tamamlanır.
Buz hokeyi kaç oyuncuyla oynanır?
Oyunda her iki takım da biri kaleci olmak üzere 6’şar oyuncudan oluşur. Takımlar bir kaleci, iki savunma oyuncusu ve üç ileri alan oyuncusu düzeninde oynar. Çok hızlı tempolu ve aşırı yorucu bir oyun olduğu için her birkaç dakikada bir oyuncu değiştirilir. Oyuncu değişimi oyun durdurulmadan yapılır. Bir oyuncunun buz üzerinde iki dakikadan fazla kaldığı pek görülmez. Oyuncular özel patenler, kalın eldivenler, yastıklarla beslenmiş koruyucu özel formalar giyer ve koruyucu başlık takarlar.
Oyun alanı
Buz hokeyinin oynandığı 61 metre uzunluğundaki ve 30 metre genişliğindeki dikdörtgen sahaya ‘’hockey rink’’ denir. Oyun alanında, alanı iki eşit parçaya bölen kırmızı bir orta çizgi ve üç eşit parçaya bölen iki mavi çizgi, bir orta yuvarlak ve her iki yarı alanda ikişer başlama yuvarlağı çizilidir. İki mavi çizgi arasındaki alan tarafsız bölge, kaleyle önündeki mavi çizgi arasındaki alan savunma bölgesi, öbür mavi çizgiyle rakip kale arasındaki alan da saldırı bölgesi olarak adlandırılır.